Depremde yıkılan evlerin müteahhitleri hakkında cezai süreç
Almanya ile Türkiye nüfusu neredeyse aynı iken 2020 yılında çalışmalar sonucu kimi kaynakların aktardığına göre ülkemizde 450 bin müteahhit bulunmakta Almanya’da ise bu sayı 3550 civarında olduğu belirtilmiştir. Bu durum da müteahhitlerin yetkinliği hakkında akıllara şüphe düşürmektedir. Kahramanmaraş’ın deprem bölgesi olduğu ve yıkıcı sonuçlar ortaya çıkacağı yalnız inşaat sektörü tarafından değil herkesçe bilinmektedir. Hal böyleyken yapı inşa eden müteahhitlerin deprem riskini göz önüne alarak yapım sürecini işletmesi ve özen göstermesi hukuki bir zorunluluktur.
Ancak maalesef depremde birçok eski binanın dahi hala ayaktayken çok kısa süre önce yapılmış lüks konutların yerle bir olabileceğini görülmüştür. Bu durumla ortada açıkça ihmallerin bulunduğu çok net bir şekilde anlaşılmıştır.
Deprem sebebiyle müteahhitleri savcılığa şikayet etme
İhmalde bulunanlar hakkında cezai sorumluluk gündeme gelmektedir. Yakınları vefat eden kimseler ihbar eden sıfatı ile suçun ortaya çıktığı yerin Cumhuriyet Başsavcılığına bir dilekçe ile başvurabilir. Bu işlemlerin ivedilikle gerçekleştirilmesi oldukça mühimdir zira yapıda delil tespitlerinin yetkili makamlarca yaptırılması ceza davasının ilerleyen süreci için sanıkların delil yetersizliğinden cezalandırılmamaları olasılığını minimize etmektedir. Ceza aşamasında yıkımın gerçekleşmesi sonucu ortaya çıkan ölüm ve yaralanmalar için gerçek içtima kurallarının uygulanması yani her bir suçtan cezaların tek tek toplanması öngörülmektedir. Sorumluların karşı karşıya kalacakları cezai yük fazla olacağı için kaçma ihtimalleri oldukça yüksek olduğundan yurt dışına çıkma yasağına ilişkin adli kontrol tedbirleri hakkında talepte bulunulması da gerekmektedir. Sorumlular öldürme suçundan yargılanacak ancak bu eylemin ‘olası kast’ ya da ‘taksir’ suretiyle işlendiği hakkında muhtelif Yargıtay kararları bulunması hasebi ile sonuç net bir şekilde öngörülememektedir.
Deprem sebebiyle yaralanan vatandaşların ise şikayet eden sıfatı ile sağlık raporlarını da sunarak suçun meydana geldiği Cumhuriyet Başsavcılıklarına şikayet dilekçesi vererek sorumlu kimselerin Türk Ceza Kanununda düzenlenen Yaralama Suçundan ceza almaları için başvuruda bulunabilirler.
Buna ek olarak malen zarar görmüş kişiler de aynı şekilde Cumhuriyet Başsavcılıklarına şikayette bulunabilmektedir.
Soruşturmada müteahhitler ile birlikte teknik uygulamada bulunanların, belediyenin ilgili birimlerdeki personellerinin encümenin ve yapı denetim görevlilerinin müteselsilen sorumlu olabileceği ve ceza alabilecekleri yargı kararları ile sabittir.
Bu süreçleri vatandaşlar kendileri başlatabileceği gibi vekil aracılığı ile de başlatabilirler. Üstelik delil tespiti gibi konularda 4539 Sayılı Kanun gereği noterde tanzim edilen vekaletnameye de gerek yoktur. Alınacak bir yetki belgesi ile avukatınız sizin yerinize yapılması gereken tüm işlemleri usul ve esasa uygun şekilde takip edecektir.
Ayrıca depremde hasar gören araç sahipleri şu makalemizi okuyabilir: Deprem sebebiyle otomobillerde meydana gelen zararların tazmini