Kişilerin haklarının korunması yalnızca gerçek hayatta değil sanal alanda yer alan bilişim sistemleri ve bu sistemlerin içindeki verilere korunması da gerekliliktir. Bu nedenle Bilişim Ceza Hukuku doğmuş ve sanal ortamdaki hakların korunması için haksız eylemlere karşılık cezalar öngörülmüştür.
Bilişim sistemlerine karşılık işlenen suçların gerçekleştirilmesinde kullanılan Yöntemlerin ve bu yöntemlere karşılık ne şekilde Önlem alınabileceğine ilişkin Bilişim Suçları konulu yazımıza göz atmanızı şiddetle öneririz.
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Bilişim Alanında Suçlar” başlık onuncu bölümünün “Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme” başlıklı 244. maddesi şu şekilde düzenlenmiştir:
“(1) Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması halinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur”
Kanun hükmünün ilk fıkrasında bilişim sistemini engelleme, bozma;
İkinci fıkraıda bilişim sistemindeki verileri yok etme veya değiştirme;
Üçüncü fıkrasıda nitelikli hal ve
Dördüncü fıkrada ise birinci ve ikinci fıkradaki neticelere sebebiyet verebilecek fiillerin işlenmesiyle failin haksız çıkar sağlaması halleri düzenlenmiştir.
Suçun Şikayeti
Bilişim sistemlerinin engellenmesi, bozulması, verilerin yok edilmesi ya da değiştirilmesi suçu şikayete tabi bir suç tipi değildir. Bu nedenle suçun ihbar ya da şikayet gibi yollarla işlendiğinin öğrenilmesi halinde iddia makamınca re’sen(kendiliğinden, otomatik) soruşturma başlatılır. Ancak bu suçtan zarar görenler taraf sıfatı kazanmak kanuni yollara başvurmak için mutlaka müşteki sıfatı ile şikayetçi olmalıdır.
Şikayet ve Zamanaşımı Süresi
Müruruzaman günümüzdeki deyimiyle zamanaşımı yasanın belirlemiş olduğu koşullarla birlikte belirli sürelerin geçmesine sonuç bağlanmasıdır. Suçun işlenmesi ve akabinde belirlenen zamanaşımı süresinde soruşturma başlatılmaması ; etkin soruşturma yapılamaması, suçun unutulması, delillerin kaybolması, tanıkların olayı unutması nedenleriyle yapılacak incelemeyi işlevsiz kılar.
Türk Ceza Kanunu’nda dava zamanaşımı süreleri 8 ila 30 yıl arasında değişmektedir.
Bilişim sistemlerinin engellenmesi, bozulması, verilerin yok edilmesi ya da değiştirilmesi suçunun dava zamanaşımı suçun yaptırımı 5 yıldan fazla olmamak üzere hapis ve adli para cezası öngörülmesi nedeni ile 8 yıldır. Bu nedenle suçun işlendiği tarihten itibaren 8 yıl içinde ihbar ya da şikayet yolu ile yetkili Cumhuriyet Başsavcılığıan suçun bildirilmesi gerekmektedir. Bu süre zarfında soruşturmaya başlanılmaması, zamanaşımını etkisiz kılan durma ve kesme nedenleri bulunmaması halinde soruşturma işlemi yapılamayacak, fail cezalandırılamayacaktır.
Bilişim sistemlerinin engellenmesi, bozulması, verilerin yok edilmesi ya da değiştirilmesi suçunun ceza zamanaşımı süresi ise suçun yaptırımının 5 yıldan fazla olmamak üzere hapis ve adli para cezası öngörülmesi nedeniyle 10 yıldır.
Başkasının Sosyal Medya Hesaplarının Şifrelerinin Kırılması
Bilişim sistemlerinin engellenmesi, bozulması, verilerin yok edilmesi ya da değiştirilmesi suçunun gerçek hayatta karşımıza çıkan en yaygın biçimlerinden biri mağdurun sosyal medya hesaplarının şifrelerinin kırılması yolu ile gerçekleştirilmektedir.
Bu durumda meşru bir neden olmaması halinde suç vücut bulacak ve şikayet halinde ceza verilecektir.
Boşanma Davasında Kullanılmak Üzere Delil Toplama Amacı ile Eşin Sosyal Medya Hesaplarının Kırılması Suç Mudur?
Bu konuya ilişkin suçun unsurlarının oluşması ve hukuka uygunluk nedenlerinin bulunmaması nedeni ile suçun oluşacağı kanaatinde isek de Yargıtay 12. Ceza Dairesi konuya ilişkin vermiş olduğu kararlarında ‘’ kendisine veya aile birliğine yönelen, onurunu zedeleyen, haksız bir saldırıyı önlemek için, kaybolma olasılığı bulunan kanıtların kaybolmasını engelleyip, yetkili makamlara sunarak güvence altına almak amacıyla boşanma davasındaki iddiasını ispatlama amacını taşıyan eylemlerinde, hukuka aykırı hareket ettiği bilinciyle davranmadığı anlaşılan sanığın beraatine’’ karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Ancak unutmayınız Yargıtay kararları benzersiz somut olayların sonucu olarak ortaya çıkmakta olup bağlayıcı değildir.
Oyun Hesabının Ele Geçirilmesi Suç Mudur?
League of Legends, Valorant, Fortnite, Minecraft, Counter Strike gibi oyunların dünya çapında yüzmilyonlarca kullanıcısının olması ve ticari bir yönünün de bulunması nedeniyle çoğu zaman bu hesapların çalınarak suça konu olduğu görülmektedir. Bu oyun hesaplarının çalınması halinde TCK madde 244’te yer alan suçu oluşturacağına şüphe yoktur. Eğer ilgili oyun hesabı mali değeri de bulunan bir hesap ise hesap çalan fail kendisine haksız çıkar sağladığı için maddenin 4. fıkrasında yer alan yani iki yıldan altı yıla kadar hapis cezasından sorumlu olacaktır.
Yargı Kararları
1- Oyun itemlerini yetkisiz erişimle çalmak hırsızlık suçuna değil 244/4.maddesinde düzenlenen “sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme’’ suçuna sebebiyet verir.
Mağdurun internet üzerinden şifreli erişim sağlayarak, site yöneticisinin kontrolü altında oynamakta olduğu bilgisayar oyununa ait itemleri, suça sürüklenen çocuğun yetkisiz erişim sağlamak suretiyle kendisine ait oyuna eklemekten ibaret eyleminin TCK’nın 244/4.maddesinde düzenlenen “sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme” suçunu oluşturduğu halde, hatalı vasıflandırma ile yazılı şekilde hırsızlık suçundan mahkumiyetine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Yargıtay 13. Ceza Dairesi Esas: 2015/2174, Karar: 2016/10469, Tarih: 06.06.2016
2- Başkasına ait sosyal medya hesabının şifresinin kırılması ve değiştirilmesi bilişim sisteminin değiştirilmesi suçuna sebebiyet verir.
Bozma üzerine uyma kararı verilerek sanığın mahkûmiyetine karar verildiği anlaşılmakla, hükmün gerekçesinde, sanığın katılan …’a ait “dırdırarduc@hotmail.com” elektronik posta adresinin ve bu adresle bağlantı kurulan “facebook” isimli sosyal paylaşım programı hesabının şifrelerini, mağdurun bilgisi ve rızası dışında değiştirerek, hakkı bulunmadığı halde giriş yaptığı, hukuka aykırı olarak sistemde kalmaya devam ederek, mağdurun hesaplarına erişimini engellemesi eylemlerinin TCK’nın 244/2. maddesinde tanımlanan sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunu oluşturduğunun kabul olunmasına rağmen…
Yargıtay 4. Ceza Dairesi Esas: 2021/6140, Karar: 2021/18796 ,Tarih: 10.06.2021
3- Mağdurun sosyal medya hesaplarının şifresini kırarak tanıdıklarından mesajla para istemesi bilişim sistemlerinin bozulması suçu yanında bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması sureti ile dolandırıcılık suçuna da sebebiyet verebileceğinden görevli mahkeme ağır ceza mahkemesidir.
Oluşa ve dosya kapsamına göre; katılana ait e-posta adresinin şifresini kırıp bu adresteki katılanın arkadaşlarıyla katılan gibi yazışarak kendine yarar sağlamak amacı ile para talep etme şeklinde gerçekleşen eylemin, TCK.nun 244/2. maddesinde düzenlenen bilişim sistemindeki verileri değiştirme ve erişilmez kılma suçunun yanında, ayrıca TCK.nun 158/1-f maddesinde yazılı bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılığa teşebbüs suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın 5235 sayılı Adlı Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 12. maddesi uyarınca ağır ceza mahkemesinin görevinde bulunduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı biçimde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün sair yönleri incelenmeden bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. ve TCK.nun 244/2. maddesinde düzenlenen bilişim sistemindeki verileri değiştirme ve erişilmez kılma suçu yönünden CMUK.un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkı korunarak (BOZULMASINA), 26.02.2015 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
Yargıtay 8. Ceza Dairesi Esas : 2015/8 Karar : 2015/12695 Tarih : 26.02.2015
4- BOŞANMA DAVASINDA KULLANILMAK ÜZERE DELİL TOPLAMA KASTI İLE EŞİN SOSYAL MEDYA HESAPLARININ ŞİFRELERİNİN KIRILMASI ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİNİ İHLAL VE BİLİŞİM SİSTEMLERİNE GİRME BOZMA SUÇUNA SEBEBİYET VERMEZ.
“resmi nikahlı eşi olan mağdurun sadakatinden kuşkulanan ve aldatıldığını düşünen sanığın, henüz boşanma davası açılmadığı ve mağdurla fiilen birlikte yaşadıkları dönemde, mağdurun rızası dışında cep telefonunu alıp, şifresini kırarak elde ettiği mağdura ait MSN, GSM görüşmelerini ve elektronik iletileri, daha sonra açtığı boşanma davasına delil olarak sunmak suretiyle haberleşmenin gizliliğini ihlal, özel hayatın gizliliğini ihlal ve bilişim sistemine girme suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda, Kişinin, bir daha kanıt elde etme olanağının bulunmadığı ve yetkili makamlara başvurma imkanının olmadığı ani gelişen durumlarda, örneğin; kendisine karşı işlenmekte olan (cinsel saldırı, hakaret, tehdit, iftira veya şantaj gibi) bir suç söz konusu olduğunda ya da kendisine veya aile birliğine yönelen, onurunu zedeleyen, haksız bir saldırıyı önlemek için, kaybolma olasılığı bulunan kanıtların kaybolmasını engelleyip, yetkili makamlara sunarak güvence altına almak amacıyla, saldırıyı gerçekleştiren tarafın bilgisi ve rızası dışında, özel hayata ait bilgileri okuma, konuşma ve haberleşme içeriklerini veya özel hayata dair ses ve görüntüleri dinleme, izleme ya da kaydetme, kişisel verileri kaydetme, ele geçirme ve yayma eylemlerinin hukuka aykırı olduğunu kabul etmek mümkün olmadığı gibi, esasen bu hallerde, kişinin hukuka aykırı hareket ettiği bilinciyle davrandığından da söz edilemeyeceği nazara alındığında, Şikayete konu belge örneklerini, üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına dair hakkında bir iddia ileri sürülmeyen sanığın, boşanma davasındaki iddiasını ispatlama amacını taşıyan eylemlerinde, hukuka aykırı hareket ettiği bilinciyle davranmadığı anlaşılmakla, sanık hakkında atılı suçlardan beraat kararı verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.” Yargıtay 12. CD., 15.6.2015, E.2015/439, K.2015/10716; Yargıtay 12. CD., 5.2.2020, E.2019/995 K.2020/1113, karararama.yargıtay.gov.tr
YASAL UYARI
1- Sitemizde yer alan metinler hukuki danışmanlık niteliğinde değildir. Metinlerin kullanımından doğabilecek zarar ve sakıncalardan Avukat İrem İlbars sorumlu değildir.
2- İnternet sitemizde yer alan tüm metin, içerik ve görsellerin telif hakları Avukat İrem İLBARS’a aittir ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ile diğer ilgili uluslararası telif hakları mevzuatı kapsamında korunmaktadır. Bu içeriklerin izinsiz olarak kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması, yayımlanması ya da kullanılması yasaktır. Bu haklara aykırı kullanımın tespiti halinde Avukat İrem İlbars yasal yollara başvurma hakkını saklı tutar.
Metinlerimiz e-imzalı olup zaman damgalıdır.